Yeraltındaki nükleer denemeler deprem sanılmayacak

Sadece standart sismik verileri kullanıyoruz dedi. Cisim dalgaları, sismik olayın kaynağından bütün yönlere yayılarak yer içinde hareket ediyor. Hoggard, yeni yöntemde bu dalga türlerinin hareketlerinin daha incelikli hesaplanabildiğini belirterek yeraltındaki nükleer denemelerle depremlerin birbirinden isabetli biçimde ayırt edilebildiğini söyledi. Hoggard, yöntemlerinin çok hızlı sonuçlar verdiğine dikkat çekerek Gerçek zamanlı takip için de elverişli bir metod ifadelerini kullandı. Avustralya Ulusal Üniversitesinden araştırmacılar, sismik verilerin değerlendirilmesinde kullanılan standart matematiksel ve istatiksel yöntemleri geliştirerek, nükleer denemelerle depremlerin yarattığı sarsıntıları yüzde 99 oranında ayırt edebildiklerini söyledi. Independent Türkçenin haberine göre bilimsel dergi Geophysical Journal Internationalda 7 Şubatta yayınlanan çalışmanın başyazarı Mark Hoggard, yeni yöntemle ABDnin yaptığı 140 nükleer denemeye ait sismik verileri yüzde 99 oranında depremlerden ayırabildiklerini belirtti. ",Avustralyalı bilim insanları, depremlerle yeraltında yapılan nükleer denemelerin mutlak biçimde ayrılmasını mümkün kılacak bir yöntem geliştirdi. BENZER SONUÇLAR ELDE EDİLDİHoggard, ayrıca Kuzey Korenin 2006-2017de gerçekleştirdiği 6 nükleer silah denemesinin verilerinde de benzer sonuç elde edildiğini söyledi. ",. Bu oran önceden yüzde 82ydi. Yeraltında meydana gelen deprem ya da patlamalarda ortaya çıkan yüksek enerji, cisim dalgaları ve yüzey dalgaları yaratıyor. Yüzey dalgalarıysa Dünyanın yüzeyine paralel şekilde yayılarak ilerliyor. Sadece mevcut istatistiksel sistemi geliştirdiklerine işaret eden Hoggard, Yeni bir ekipmana ihtiyacınız yok. Yeni uydular fırlatmanız da gerekmiyor.

Yeraltındaki nükleer denemeler deprem sanılmayacak

Yeraltında meydana gelen deprem ya da patlamalarda ortaya çıkan yüksek enerji, cisim dalgaları ve yüzey dalgaları yaratıyor. Yüzey dalgalarıysa Dünyanın yüzeyine paralel şekilde yayılarak ilerliyor. Sadece standart sismik verileri kullanıyoruz dedi. Sadece mevcut istatistiksel sistemi geliştirdiklerine işaret eden Hoggard, Yeni bir ekipmana ihtiyacınız yok. Hoggard, yöntemlerinin çok hızlı sonuçlar verdiğine dikkat çekerek Gerçek zamanlı takip için de elverişli bir metod ifadelerini kullandı. Avustralya Ulusal Üniversitesinden araştırmacılar, sismik verilerin değerlendirilmesinde kullanılan standart matematiksel ve istatiksel yöntemleri geliştirerek, nükleer denemelerle depremlerin yarattığı sarsıntıları yüzde 99 oranında ayırt edebildiklerini söyledi. Bu oran önceden yüzde 82ydi. ",Avustralyalı bilim insanları, depremlerle yeraltında yapılan nükleer denemelerin mutlak biçimde ayrılmasını mümkün kılacak bir yöntem geliştirdi. Hoggard, yeni yöntemde bu dalga türlerinin hareketlerinin daha incelikli hesaplanabildiğini belirterek yeraltındaki nükleer denemelerle depremlerin birbirinden isabetli biçimde ayırt edilebildiğini söyledi. ",. Independent Türkçenin haberine göre bilimsel dergi Geophysical Journal Internationalda 7 Şubatta yayınlanan çalışmanın başyazarı Mark Hoggard, yeni yöntemle ABDnin yaptığı 140 nükleer denemeye ait sismik verileri yüzde 99 oranında depremlerden ayırabildiklerini belirtti. Cisim dalgaları, sismik olayın kaynağından bütün yönlere yayılarak yer içinde hareket ediyor. BENZER SONUÇLAR ELDE EDİLDİHoggard, ayrıca Kuzey Korenin 2006-2017de gerçekleştirdiği 6 nükleer silah denemesinin verilerinde de benzer sonuç elde edildiğini söyledi. Yeni uydular fırlatmanız da gerekmiyor.